Suker’den Özlediğimiz Şeyler: Patrik Schick


Davor Suker’i hatırlarsınız. Hatta bu hatırlamayı “Aa hakikaten bir Suker vardı değil mi?” gibi bir hisle hatırladıysanız biraz ayıp etmişsiniz demektir. Gerçi evet, adı pek tarihin en iyi golcüleri arasında anılmaz Ronaldo’lar, Batistuta’lar aynı dönemde boy gösterdiğinden. Ama kesinlikle tarihin “en özel” golcülerinden biriydi ve o özelliği ise sürprizli bir oyuncu olmasında yatıyordu. Mesela bunun en muhteşem örneği de Euro 96’daki kalesini terk eden Schmeichel’ı yerine dönmesini bekleyip, topu üzerinden aşırdığı goldü.

Şu sıralar Balkanlardan çıkarak kısa zamanda kendisini 25 milyon euro’ya Juventus’a transfer ettiren bir yetenek, Davor Suker’i hatırlattı: Patrik Schick. 96 doğumlu golcü de sol ayağını fazlasıyla sanatsal kullanıyor. Açıyı yakaladığında çok net ayak içi şutlar çıkarmasının yanı sıra, bazen de hiç tahmin edilemez işler yapıyor. Bergkamp çalımının hemen üstüne topu uzak direğe plaselemek gibi şeyler…

Juventus, muhtemelen onu gelecekteki Dybala satışının ikamesi olarak aldı. Patrik Schick’in Dybala kadar sürati ve dripling özelliği yok ama ona göre daha çok sezgisel bir golcü. Koşacağı ve topun düşeceği muhtemel yerleri çok iyi biliyor ve yakaladığında çok yüzdeli bitiriyor. Sampdoria’da aşırı sayıda gol atmasa da bu özelliğini hissettirmişti. Juventus gibi daha çok hücuma yatkın bir takımda elbette özel bir oyuncu olduğu da daha çok ayyuka çıkacaktır. 

Hiç yorum yok: